Röportaj: Ayşe Gül Çağıran
Sailfleet Genel Müdürü Ahmet Haznedar
Denizin Öteki Yüzü
Spot: “Denizin otuz beş yılda göremediğim güzel yüzünü, yelken sayesinde keşfettim. Bu güzellikleri keşfetmekte geciktiğim için buruk bir hüzün, yaşama fırsatı elde ettiğim içinde büyük bir mutluluk yaşamaktayım.”
Spot: “Sahilleri betonlaşmadan kurtarmanın, cennet koyları beş yıdızlı otellerin tekeline teslim etmemenin en doğru ve etkili yolu yelken ve yelken truzimidir.
Hem insanımızın, hem de ülkemizin kazanacağı bir projenin ilk ve en önemli ayağı yelkenle tatilin halkımıza tanıtılması olacaktır.
Spot: “Bir haftalığına gittiğimiz otelin odasından havuzuna, denizinden restoranına kadar geçirdiğimiz zamanı tatil kabul etmekteyiz. Oysa yelkende yapılan tatil, beş yıldızlı bir otelde yapılan tatilden çok farklıdır. Bir günde 5-6 değişik koyda denize girme ve farklı farklı koylarda konaklama imkanlarının yanında son derece sportif bir ortam da sağlamaktadır. Yelkende yapılan tatil sadece bedenimize değil, düşüncelerimize ve beynimize de dinlenme imkanı sağlamaktadır.”
Sailfleet ne zaman kuruldu? Kuruluşundan bu yana nasıl bir süreç geçirdi?
Yıllarca denizin kahrını çeken, oradan ekmeğini kazanan, zaman zaman onunla savaşan biri olarak, onun güzel yüzünü yaşamak beni yelkenci yaptı. Yelkende denizin öteki yüzünü gördüm. Yelkenle mavi ile yeşilin buluştuğu dünyanın en güzel kombinasyonlarını buldum. Bunları, bu güzellikleri tüm denizcilerin ve denizi sevenlerin yaşama arzusu beni arayışlara yönlendirdi. Bu amaç ve heyecanla 2011 yılında Sailfleet'i kurduk.
Şu an itibarıyla 11 yelkenli teknemiz var. Kısa bir süre içerisinde bu sayıyı artırmayı hedeflemekteyiz. Büyüme sürecinde kendi sermayemizin yanında 3. şahısların sermayelerini de sisteme kazandırmayı amaçlamaktayız. Sisteme bu şekilde üç tekne kattık. Kiralama hafta sayıları artınca bu katılım daha da artacak.
Yelkenli ve teknelerinizi dileyen müşterilerinize kaptansız olarak da kiralayabiliyorsunuz. Sailfleet'ten kaptansız yelkenli ve tekne kiralamadan önce tecrübesi olmayanlara bir eğitim veriyor musunuz? Bu süreç hakkında bizi bilgilendirir misiniz?
20 metreden küçük en fazla 12 yolcu kapasitesi olan tekneler, ADB'ye (Amatör Denizci Belgesi) sahip olan kişiler tarafından kullanılabilmekte. Yani kişi ADB’ye sahip ve tekne kullanma konusunda da yeterli tecrübeye sahip ise, tekne o kişilere kaptansız olarak kiraya verilebilir. Tavsiyemiz, aynı zamanda ön koşulumuz ADB’ye sahip olmasına rağmen ilk kez tekne kiralayan kişilerin en az bir seferlik eğitmen kaptan alması gerektiğidir.
İsteyen müşterilerimiz kaptanlı olarak da tekne kiralayabilirler. Eğitim ve ehliyet alma sürecini bir an önce tamamlayıp kişinin kiraladığı teknede kaptanlık yapması yelken kiralamayı ve yelkenle tatil yapmayı çok daha keyifli bir hale getiriyor.
Amatör denizcilik belgesini almak için 3-4 haftalık bir hazırlık dönemi yeterli oluyor. Tekne kullanma aşamasına gelmek için ise bir-iki haftalık bir eğitim uygundur.
Yelkenli veya tekne kiralamak pahalı mı? Fiyatlarınızı öğrenebilir miyiz?
Yelkenli teknelerimiz 6 ila 11 kişilik kapasiteye sahipler. Bu teknelerde tatil yapmanın maliyeti ulaşım masrafları hariç diğer her şey dahil kişi başına günlük 50 ila 75 euro arasında değişiyor.
7 kişilik bir teknenin haftalık kirası sezona bağlı olmak kaydıyla 1800 ila 2350 euro arasında değişiklik gösteriyor.
Geleneksel tatil anlayışımız ve ülke turizminin ortaya koyduğu seçenekler tatil şeklimizi belirlememizde önemli rol oynuyor. Bir haftalığına gittiğimiz otelin odasından havuzuna, denizinden restoranına kadar geçirdiğimiz zamanı tatil kabul etmekteyiz. Oysa yelkende yapılan tatil, beş yıldızlı bir otelde yapılan tatilden çok farklıdır. Bir günde 5-6 değişik koyda denize girme ve farklı farklı koylarda konaklama imkanlarının yanında son derece sportif bir ortam da sağlıyor. Kilo almadan tatil yapmanın ender yollarından biridir. Yelkende yapılan tatil sadece bedenimize değil, düşüncelerimize ve beynimize de dinlenme imkanı veriyor.
Daha çok hangi kesimden müşterileriniz oluyor?
Müşterilerimizin büyük bir kısmı yurtdışından gelmektedir. Batılı ülkelerden ve Rusya'dan yelkenle tatil yapmaya çok büyük talep var.
Yelkenle tatil yapma konusunda ülkemizden çok az talep geliyor. Ancak ülkemizde de yelkenle tatile ilgi gün geçtikçe artıyor.
Yabancı ve yerli müşteri portföyü birbirinden farlılık gösteriyor. Yabancılarda her yaş grubundan müşterimiz var. Yerli müşterilerimizde eğitimli ve orta yaş altı gruplar ağırlıktalar.
Bu tatil konsepti, ailenin bütün fertlerininin, dede ile torununun beraber tatil yapmalarını, bir arada bulunmalarını, aynı heyecanı, aynı coşkuyu almalarını sağlayan bir sihire sahiptir.
Deniz sizin için ne ifade ediyor?
Ciğerlerimiz için soluduğumuz hava ne ise, deniz benim için aynı şekilde önemlidir. Düne kadar denizin güzel yüzü denildiğinde aklıma hep sabah 4-8 vardiyasında kahvemi yudumlarken güneşin doğuşunu, ufukta yükselişini veya yıldızların güzel havalarda suda yansımasını seyretmek gelirdi. Oysa denizin bugüne kadar göremediğim ve yaşamadığım o kadar güzel yanları varmış ki, bunları yelkenli tekne ile kendimi denizin kucağına bıraktığımda anladım.
Bir denizci olarak her zaman bir tekne ile yeşilin gölgesindeki mavi sularda tatil yapmayı stresten, gürültüden ve karmaşadan uzak kendimle baş başa kalmayı istemişimdir. Ancak bu isteğimi hep ihmal ettim, hep erteledim ve önemli olduğunu zannettiğim şeyler hep bu düşüncemin, bu isteğimin önüne geçti.
Tanrı’nın özenle yarattığı ve bizden sonraki nesillere iletilmek üzere ülkemiz insanına emanet ettiği bu eşsiz güzellikleri kirletmeden, bozmadan yaşamamız kutsal bir görevdir. Yelkenli tekne turizmi doğada en az tahribat yapan turizm sektörüdür. Tanrı’nın insanlara hediye verdiği cennet koyları sadece 300-500 ailenin kullanımına vermek ve bir daha eskisi gibi olmayacak şekilde bir yapılanma içinde olmak ülkemiz ve insanlık adına çok büyük bir kayıptır.
Oysa bu koylara tatil için gelen yelkenli tekneler birkaç gün sonra gittiklerinde doğa eski haline dönmektedir. Yelkenli tekne turizminde aynı sayıda insan hatta daha fazlası ile aynı koylarda doğayı asla tahrip etmeden, çocuklarımızın emanetine zarar vermeden asırlar boyu tatil yapabiliriz. Yelkenli tekne turizmini çok az bir dikkatle doğaya hiçbir zarar vermeyen bir şekle dönüştürmek mümkün. Motor yatların çevre kirliliği riski olmasına karşın yelkenli teknelerde tek risk kullanılan deterjanlardır. Çevreci deterjanlar kullanılırsa, deniz kirliliği riski tamamen ortadan kalkmış olur.
Ülkemizde yelkenli yapmak için en elverişli bölgeler nereleridir?
Ülkemiz dünyanın en güzel iklim kuşağıda yer alıyor. Bunun yanısıra dünyanın en seçkin koylarına ve kıyı şeride sahibiz. Bu iki unsur ülkemizin yelkenli cenneti olması için fazlası ile yeterlidir.
Bodrum - Kaş arası sadece ülkemizin değil, Akdeniz’in, hatta ve hatta dünyanın en güzel kıyı şeridine sahiptir. Koyları, iklimi, rüzgarı ve tarihi ile eşsiz değerlere sahip bir bölgedir. Bu bölgelerin çok büyük bir kısmına kara yolu ile ulaşım yoktur. Bölgenin güzelliğini ve gizemini ancak deniz yolu ile görme şansımız var. Yabancılar bu bölgeleri bizlerden çok daha önce keşfetmişler. Bölgenin tüm güzelliklerini doya doya yaşamaktalar.
Yelken yapmak için bu denli uygun koşullar dünyanın çok az ülkesinde var. Biz, belki en şanslılardanız. Her koyda ayrı bir sabah, her koyda ayrı bir akşam yaşıyor insan. Kızgın güneşin etkisinden kurtulmak için tekneyi, sırtını batıya vermiş dik kayalıkların hemen dibine bağlayarak güneşi 3-5 saat daha önce batırabiliyorsanız, aynı şekilde teknenizi sırtını doğuya vermiş kayalıkların dibine bağlayarak güneşi bir kaç saat geç doğurtabiliyorsunuz.
Sadece güneşe değil, deniz suyunun sıcaklığına da hükmediyorsunuz. Güneş alan ve fazla derin olmayan koylarda sıcak deniz suyunun, derin ve kayalıkların gölgesinde kalan koylarda ise serin deniz suyunun keyfini yaşamak maliyetsiz bir fantezi.
Yelkenlerin rüzgarla buluşarak ortaya çıkardığı o sihirli güç ile teknenizi kumanda etmek müthiş bir keyif. Bu keyfi yaşarken saatlerin nasıl akıp gittiğini fark etmek mümkün olmuyor. Bir haftalık yoğun ve tempolu bir tatil sonunda sadece bir yemek parası kadar yakıt kullanmış olmam, yelkenin keyfini daha da arttırıyor.
Onlarca koydan oluşan Göcek - Fethiye bölgesinde bırakın ev, otel, yol gibi yapıtları bazılarında patika yol bile yok. Bu koylarda tam anlamı ile doğanın en bakir halini yaşama fırsatını yakalıyor insan.
Koyların bir kaçında sadece deniz yolu ile gidilebilen restoranlar var. Hazır bir şeyler yemek istendiğinde bu restoranlar her türlü ihtiyacı fazlasıyla karşılayacak bir menüye sahip. Bu restoranlarda kişi başı 40 ila 50 liraya fevkalade güzel yemekler yenilebiliyor. Hele deniz üstü yüzen ve üç dört masadan oluşan seyyar mutfaklarda köy kahvaltısı, sıcak tandır ekmeği, öğlen yemeği ve akşam yemeği servisini almak tadına doyulmayan bir keyif.
Tekne bir yatırım aracı olabilir mi? Bu konuda tavsiyeleriniz neler olacaktır?
Doğru bir konsept içinde kullanılırsa tekne çok iyi bir yatırım aracıdır. Sadece bir yatırım aracı değildir, aynı zamanda günümüz insanının temel ihtiyaçlarını da karşılar. İnsanlar tatil için bütçelerinden ciddi miktarlarda pay ayırmaktalar. Sahibi olduğun bir tekne ile tatil yapmak bu paranın geri kazanılması anlamına gelir.
Tekne sahibinin kullanımı bu kazanımın dışında tutulmak şartı ile, tekneler yaklaşık olarak 7 yıl içinde Euro bazında finansın geri dönüşünü sağlarlar. Tekne sahipleri kendi çevrelerini de sisteme yöneltirse bu süre çok daha kısalabilir.
Tekne sahibi olmak ve sahibi olduğu tekneyi yatırım aracı olarak kullanmak isteyenlere şu tavsiyelerde bulunabilirim:
Doğru tekne seçimin yapılması, bunun için tekne alımından önce muhakkak bir yat kiralama şirketi ile görüşülmesi gerekir.
Komisyon karşılığı tekne kiralamanın ana koşulları:
I. Tekne kiralama gelirlerinden broker komisyonunun düşülmesi sonu ortaya çıkan rakamdan alınan komisyon karşılığı tekne kiralama yöntemidir. Komisyon oranı, kiralanan teknenin yaşı, kira değeri ve kiralanma olasılığı gibi kriterler çerçevesinde belirlenir.
II. Tekne Sailfleet işletmesine alınmadan önce Sailfleet standartlarında uygun duruma getirilir.
III. Kiralama dönemi boyunca teknenin tüm işletme masrafları Sailfleet tarafından yapılır, owner'dan talep edilir veya owner alacaklarından mahsup edilir. (Marina masrafları, sigorta, kışlama, yaşlanmadan kaynaklanan bakım onarım, yelken değişimi, halatların değişimi, boya vb.)
IV. Teknelerde kullanıcı tarafından oluşan hasarların tekne sigorta bedelinin % 1’ine tekabül eden hasar tutarı kiralayan tarafından, kalan tutar ise sigorta tarafından karşılanır.
V. Tekne sahibi teknesini rezervasyon yaptırarak 4 hafta kullanma hakkına sahiptir. Bu hakkı kendileri veya akrabaları kullanabilirler. (Akraba olması şart mı? İstediği kişiye veremez mi?)
VI. Teknelerin kiraya gitmediği dönemlerde tekne sahibi sınırsız olarak tekne kullanma hakkına sahiptir. Bu haftaların belirlenmesinde Sailfleet'in onayı gerekmektedir.
Yat kaptanı olmak için ne yapmak gerekir? Amatör Denizci Belgesi nasıl alınır?
Yat Kaptanı, 20 metreden küçük en fazla 12 yolcu kapasitesi olan tekneleri ADB belgesiyle kullanma yetkisi olan kişilere denir. Aşağıdaki şartları yerine getiren herkes yat kaptanı (Amatör Denizci) lisansı alabilir.
www.adf.org.tr sitesinden daha detaylı bilgi alınabilir.
Amatör Denizci Yeterliğinin Şartları:
a) 14 yaşını bitirmiş olmak (18 yaşından küçük olanların velisinin muvafakatı aranır),
b) En az ilkokul veya ilköğretim okulu mezunu olmak,
c) Adli sicil kaydında yurtdışına adam kaçırma ve/veya kaçakçılık suçundan hüküm giymemiş olmak,
d) Bu yönetmeliğin 24. maddesinde belirtilen sağlık şartlarını taşıdığını belgelemek,
e) İdarenin öngördüğü amatör denizci sınavını başarmak şartıyla ADB almaya hak kazanmış olmak.
Kişisel başvurulara dayalı olarak, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Deniz Harp Okulu mezunu subaylar ile Astsubay Güverte sınıfı okulları mezunları, fakülte ve yüksekokulların denizcilikle ilgili bölümlerinin güverte ve makine bölümlerinden mezun olanlar ile denizcilik meslek lisesi güverte bölümü mezunlarına ADB sınav şartı aranmadan verilir.
Adaylar, ADF tarafından ilan edilmiş olan “Sınav Başvuru Merkezlerine” aşağıdaki belgelerle başvuracaklardır.
1. ADF sınav başvuru formu (doldurulmuş ve imzalı),
2. 1 adet vesikalık fotoğraf (Sınav başvuru formuna iliştirilecek),
3. ADB sınavı için 14 yaşından büyük – 18 yaşından küçük adayların veli / vasilerinin noter onaylı muvafakatnamesi.
4. ADB sınav ücreti 50YTL ödendi – banka dekontu,
5. Nüfus cüzdanının aslı (T.C. Kimlik numaralı) (Başvuruda gösterilecektir).
Önümüzdeki süreç için projeleriniz nelerdir? Bundan sonra neler yapmayı planlıyorunuz?
Yelken benim için bir yaşam tarzı oldu. Doğayı kirletmeden, tahrip etmeden, az tüketerek, sporu yaşamın doğal bir parçası yaparak, dünyayı daha iyi tanımak, kısacası ekolojik ayağımızı küçülterek yaşamak, herkesin hayali olsa gerek.
Dostlarıma bunu anlatmaya, bunu yaşatmaya çalışıyorum. Bu olayı en azından bir kez tatmaları için çaba ve gayret gösteriyorum. Bu nedenle her yıl birkaç kez tanıtım amaçlı turlar düzenliyorum.
Sahilleri betonlaşmadan kurtarmanın, cennet koyları beş yıdızlı otellerin tekeline teslim etmemenin en doğru ve etkili yolu yelken ve yelken truzimidir.
Hem insanımızın, hem de ülkemizin kazanacağı bir projenin ilk ve en önemli ayağı yelkenle tatilin halkımıza tanıtılması olacaktır.